“Sektörümüzün gelişim sürecini hızlandıracak ve ülkemizin istihdamına faydalı olacak faaliyetleri hayata geçirmeye özen gösteriyoruz.”
“25 Mayıs tarihinde gerçekleşen 2023-2025 Yönetim Dönemi Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda bayrağı Sayın Murat KÖSEREİSOĞLU’ndan devralarak GÜSOD Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine geldim. Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptım süre boyunca GÜSOD’un şu an bulunduğu güçlü konumunu koruyarak daha da etkili bir konuma gelmesini sağlamaya ve özel güvenlik sektörünün gelişim sürecini desteklemek adına çalışmalar yapmaya tüm gayretimle devam edeceğim.”
Özel güvenlik sektörünün ilk ve öncü sivil toplum kuruluşlarından biri olan Güvenlik Servisleri Organizasyon Derneği (GÜSOD), sektörde yeni istihdam alanları yaratmak ve doğru çalışma ilkeleri ile asgari standartları oluşturma hedefiyle, özel güvenlik şirketlerinin yöneticileri tarafından 1994 yılında İstanbul’da kuruldu. 2000 yılından itibaren Avrupa Güvenlik Hizmetleri Konfederasyonu’nun (Confederation of European Security Services (CoESS) asli üyesiyiz. Avrupa Güvenlik Hizmetleri Konfederasyonu bünyesinde aktif olarak faaliyetlerimizi sürdürüyor ve bu bağlamda ülkemizde özel güvenlik sektör standartlarının gelişimi sürecine katkı sağlıyoruz. Şu an 1.295 özel güvenlik şirketinde 355 bini aşkın özel güvenlik görevlisi istihdam ediliyor. 72 milyar TL ticaret hacmi bulunan sektörümüzün cirosunun yüzde 25’i, üyelerimize ait şirketler tarafından gerçekleşiyor. GÜSOD üyesi olan özel güvenlik şirketlerinde ise 60 bini aşkın özel güvenlik görevlisi istihdam ediliyor.
Sektörümüzün gelişim sürecini hızlandıracak ve ülkemizin istihdamına faydalı olacak faaliyetleri hayata geçirmeye özen gösteriyoruz. Bu kapsamda 25 Mayıs tarihinde gerçekleşen 2023-2025 Yönetim Dönemi Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda bayrağı Sayın Murat KÖSEREİSOĞLU’ndan devralarak GÜSOD Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine geldim. Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptım süre boyunca GÜSOD’un şu an bulunduğu güçlü konumunu koruyarak daha da etkili bir konuma gelmesini sağlamaya ve özel güvenlik sektörünün gelişim sürecini desteklemek adına çalışmalar yapmaya tüm gayretimle devam edeceğim.
Bildiğiniz gibi güvenlik sektörü hem ülkemizde hem de dünya genelinde, mevcut risk ve yenile teknolojiler karşısında gelişim gösteriyor. Sektör öncelikleri açısından konuyu ele aldığımızda, yeni politikalar ve stratejiler geliştirmemiz gerekiyor. Bu sebeple hem içinde bulunduğumuz hem de sonraki dönemler için, 3+1 metodolojisi ile sektörümüze yenilikler katmamız gerektiği inancımız ile çalışmalar gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Bu metodolojide katkımızı şu şekilde sıralayabiliriz:
1. Kamu otoriteleri ile işbirliğinin daha güçlenmesi sağlanarak onlarında ön olmasını amaç edinip yasal düzenlemelerin gözden geçirilmesi.
2. Yeni teknolojilerin ve sektörün kullanımına sunulacak imkânlarının, özel güvenlik sektörünün kullanımına kazandırılması,
3. Eğitim ve alan eğitimleri konularında öncelikler belirlenerek, bu konuda ihtisaslaşmaya gidilmesi ve uluslararası organizasyonlarla iş birliğinin güçlendirilmesi.
4. Çalışanların özlük haklarının ve güvenlik algısının iyi bir yere sahip olması.
Alan eğitimleri ile özel güvenlik görevlileri ihtisaslaşacak
Sektörümüzün asıl sermayesi insan gücü. Genel güvenliği tamamlayıcı nitelikte hizmet veren özel güvenlik görevlileri hem kamusal alanlarda hem de özel mülklerde görevlerini titizlikle yerine getiriyor. Bu bağlamda; huzurun, güvenin, asayişin, can ve mal emniyetinin temininde önemli görevler üstlenen özel güvenlik görevlileri, zor şartlarda ve riskli ortamlarda görev yapıyorlar. Özel güvenlik görevlileri ile çoğunlukla AVM’ler, iş merkezleri gibi alanlarda karşılaşsak da sağlık ve eğitim kuruluşlarında, ulaşım güvenliğinde, enerji güvenliğinde, para ve değerli eşya nakillerinde, üretim yapılan endüstrilerde, fabrikalarda, barajlarda, madenlerde, turizm sektöründe, perakende sektöründe, stadyumlarda, bankalarda, yaşadığımız sitelerde ve konutlarda olmak üzere pek çok alanda hizmet veriyorlar. Bu alanların hepsinin kendilerine göre riskleri, öncelikleri bulunuyor ve özel uzmanlık gerektiriyor. Tam da bu noktada alan/ihtisaslaşma eğitimlerinin ne kadar önemli olduğunu ifade etmek istiyorum. Uluslararası standartlar referans alınarak, özel güvenlik görevlileri için hizmet verilen alanların gerektirdiği mesleki standartların ve yeterliliklerin tanımlanarak yazı hale getirilmesi gerekiyor. Özel güvenlik görevlileri, bu eğitimlerle hem profesyonelleşmiş olacak hem de özel güvenlik ihtiyacı olan ve bu hizmetlerden yararlananların memnuniyeti artacak. Uzmanlık eğitimleri uzun zamandır gündemde ve yakın dönemde konuyla ilgili düzenlemelerin gerçekleşeceğini bekliyoruz.
Ayrıca sektördeki yönetici ihtiyaçlarının karşılanması kapsamında; üniversiteler bünyesinde özel güvenlik lisans programlarının açılması, meslek yüksekokullarından mezun olanlara lisans tamamlama imkânı tanınması da uygun olacaktır. Özel güvenlik sektöründeki yöneticilerin kariyer planlamalarına destek olmak üzere; akademik çalışmalar yapabilmeleri adına yöneticilerin yüksek lisans ve doktora programlarına dâhil olmasında fayda var. İnanıyoruz ki, özel güvenlik sektörü çalışanlarının kariyer planlamalarını oluşturabilmeleri ve akademik çalışmalar yapabilmeleri için altyapısı uygun illerde pilot üniversite seçilmesi, özel güvenlik lisans programlarının açılmasının desteklenmesiyle sektörümüz daha saygın ve eğitimli bir yapıya kavuşacaktır.
“Sektörümüzün en büyük gereksinimi, deneyimli ve nitelikli iş gücü. Bu alanda çalışmak isteyenler, sektörü geçici olarak tercih ediyorlar ya da az riskli ve daha iyi çalışma koşullarındaki sektörlere geçiş yapıyorlar.”
Düşük ücret politikaları deneyimli ve nitelikli iş gücünün önüne geçiyor
Sektörümüzün en büyük gereksinimi, deneyimli ve nitelikli iş gücü. Bu alanda çalışmak isteyenler, sektörü geçici olarak tercih ediyorlar ya da az riskli ve daha iyi çalışma koşullarındaki sektörlere geçiş yapıyorlar. Bu da deneyimli ve nitelikli iş gücü kaybına neden oluyor. Bunun en büyük nedenlerinden biri de özlük haklarının iyileştirilmemesi. 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine dair yasa ve ilgili Yönetmeliği kapsamında, özlük haklarının yeniden düzenlenmesi, fazla mesai ücretlerinin yükseltilmesi, genel tatil ücretlerinin ve yıllık izin haklarının artırılması, fiili hizmet süresi zammı ve özel güvenlik görevlilerine vazife malullüğü hakkının tanınmasının gerekli olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca özel güvenlik görevlilerinin vefat etmesi ve yaralanması durumunda tazminat ödenmesi, silah tazminatı, genel kolluğa geçiş değerlendirmelerinde sınav süreçlerinde ilave tecrübe puanı hakkı, SGK iş tanımları listesine özel güvenlik sektörü başlığının eklenmesinin de sektöre çok olumlu katkılarının olacağına inanıyoruz. Özlük haklarının iyileştirilmesi konusunda; İçişleri Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı nezdindeki girişimlerimizi sürdürüyoruz. Sektörü olumsuz etkileyen bir diğer faktör ise düşük ücret politikaları. Özellikle büyükşehirlerde istihdam edilen özel güvenlik görevlileri, ekonomik şartların zorluğu nedeniyle ihtiyaçlarını yeteri kadar karşılayamıyor. Bu nedenlerden dolayı sektörde çok fazla giriş çıkışlar yaşanıyor ve uzmanlaşmış, tecrübeli özel güvenlik görevlisi sayısında istenilen rakamlara ulaşılamıyor.
Sektörün tüm taraflarıyla yakın temaslar kurmayı hedefliyoruz
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de özel güvenlik sektörünün önemi giderek artıyor. 2004 yılında, 5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Yasa’nın hayata geçmesiyle birlikte, ülkemizde özel güvenlik sektörü büyük bir gelişim gösterdi. Şüphesiz ki bu gelişimin en önemli unsurlarından biri de kamu güvenliğinin tesisinde tamamlayıcı mahiyette önemli bir rol oynayan özel güvenlik görevlilerinin. Bu nedenle de özel güvenlik görevlilerinin özlük haklarındaki iyileştirme çalışmalarımızı sürdüreceğiz. GÜSOD olarak hem derneğimizin kurumsal kimliğini ön plana çıkartma çalışmalarına hem de sektörün tüm taraflarıyla yakın temaslar kurarak yasa ve mevzuat düzenlemelerinde etkin rol üstlenmeye devam edeceğiz. Sektörün vizyonunu oluşturmak ve Avrupa Birliği standartlarına erişmek üzere, üyesi olduğumuz CoESS ile olan ilişkilerimizi ve iş birliğimizi daha da geliştirmeyi hedefliyoruz.
“Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de özel güvenlik sektörünün önemi giderek artıyor. 2004 yılında, 5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Yasa’nın hayata geçmesiyle birlikte, ülkemizde özel güvenlik sektörü büyük bir gelişim gösterdi.“
Meslek yüksekokulları sayıları artırılmalı
Özel güvenlik sektöründeki ihtiyaçlar her geçen gün artıyor. Genç nüfus bu ihtiyacı karşılamak adına büyük bir avantaj sağlıyor ve böylece ülke istihdamına yüksek katkılarda bulunuluyor. Ülke genelinde güvenlik anlayışının tüm taraflarca önemsenmesi ve güvenlik tedbirlerine olan hassasiyet, sektöre dinamizm kazandırıyor. GÜSOD olarak, meslek yüksekokulu sayısının artmasının ve bu okulların ülke geneline yayılmasının sektörün geleceğine yönelik çok önemli bir aşama olacağına inanıyoruz. Böylece sektör çalışanlarının eğitim seviyesi yükselecek ve bu da sektörün kalitesinin artmasına katkı sağlayacak. Derneğimize üye özel güvenlik şirketlerinin sektöre kazandırdığı dinamik yapı ve bu bağlamda oluşan bilgi birikim ile bu bilgi birikimlerin yaygınlaşması, gelişim sürecini önemli ölçüde destekliyor. Teknolojik yapıyı etkin olarak kullanma gayretimiz de sektörü kuvvetlendiren bir unsur. Özel güvenlik sektöründeki tüm tarafların, kamu ile ilişkilerde iş birliği esaslarını benimsemesi, sektörün bu konudaki vizyonunu oluşturuyor.