Özel güvenlik görevlilerinin zor kullanma yetkisi
5188 Sayılı Kanun’un 7. Maddesi’nin (k) bendi ile Türk Medeni Kanunu’nun 981. Maddesi, Borçlar Kanunu’nun 52.maddesi ve TCK’nın 24 ve 25. Maddeleri kapsamında özel güvenlik görevlilerine zor kullanma yetkisi verilmiştir.
Özel güvenlik hizmetleri kamu güvenliğini tamamlayıcı ve destekleyici mahiyetteki hizmetlerdir. Güvenlik hizmetlerinin doğası gereği, hizmet yerine getirilirken, bireysel hak ve özgürlüklere belirli ölçülerde müdahale edilmektedir. Özel güvenlik hizmetleri ile kişilerin bireysel hak ve özgürlüklerinin kesiştiği noktada özel güvenlik görevlilerinin yasa ile yetkilendirilmiş olması zorunluluktur. Kendisine kanun ile yetki tanınmadığı sürece, özel güvenlik görevlilerinin kişilerin temel hak ve özgürlüklerine giren alana müdahale etmesi düşünülemez.
5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ve ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde genel güvenlik birimlerine tanınan bazı yetkiler, sadece görevli oldukları süre ve görev alanlarında kullanmak şartıyla özel güvenliğe de tanınmıştır. 5188 Sayılı Kanun’un 7. Maddesi’nin (k) bendi ile Türk Medeni Kanunu’nun 981. Maddesi, Borçlar Kanunu’nun 52.Maddesi ve TCK’nın 24 ve 25. Maddeleri kapsamında özel güvenlik görevlilerine zor kullanma yetkisi verilmiştir. “Zor Kullanma Yetkisi” yetkiler içinde belki de en önemlisidir. Çünkü diğer görev ve yetkilerin kullanımı ancak zor (kuvvet) kullanma yetkisinin varlığına bağlıdır.
Zor kullanma yetkisinin kullanımında yaşanan sorunlar
- Özel güvenlik hizmetleri, özel güvenlik görevlilerinin yetkileri ve bu yetkilerin sınırları kamuoyu ve medya tarafından her zaman tartışılan konular arasındadır. Bu yetkiler içerisinde en tartışmalı olanı “zor kullanma yetkisidir. ” Genel kollukta olduğu gibi özel güvenlikte de zaman zaman karşılaşılan bazı yanlış uygulamalar, çeşitli eleştiri ve tepkilere neden olmaktadır. Diğer görev ve yetkilerin kullanılmasının temel dayanağını oluşturan zor kullanma yetkisi amacına uygun ve kanuni sınırlar içerisinde kullanılmalıdır.
- Özel güvenlik görevlileri zor kullanma uygulamalarında; “kanunilik”, “zorunluluk” ve “orantılılık” ilkelerini de gözeterek kendilerine direnen ya da saldırıya geçen kişileri kontrol altına alabilmek için;
- İlk önce beden gücünü, beden gücünün yeterli olmaması durumunda kademeli olarak gücü arttırarak cop, göz yaşartıcı gazlar veya kelepçe gibi araçları, hatta şartlar oluştuğunda ateşli silahları kullanacaklardır.
- Amaç saldırganı cezalandırmak olmadığından, savunma ile saldırı arasında orantı olacak, direncin kırıldığı noktada zor kullanmaya son verilecektir. Kasıtlı olarak ölçünün dışında kuvvet kullanılması durumunda özel güvenlik görevlisi ortaya çıkan sonuçtan hukuki olarak sorumlu olacak ve yasalara göre cezalandırılacaktır. Diğer taraftan gücün yeterli olarak kullanılmaması durumunda ise görevini yapmakta yetersiz kalacak, hem kendi ve hem de görev yaptığı kuruluştaki kişilerin hayatını riske atacaklardır.
- Bunun yanında özel güvenlik hizmetleri riskli meslek gruplarındandır ve doğası gereği tehlikelidir. Özel güvenlik görevlileri, kendilerini ve bölgelerini korumak durumundadır; her şeyden önce başkalarının güvenliğini sağlamakla görevli olanların, ilk önce kendi güvenliklerini sağlayabilmeleri gerekmektedir. Kendini koruyamayan bir güvenlik görevlisinin, çalıştığı kurumu korumasını beklemek anlamsızdır. Bu nedenle özel güvenlik personelinin hem kendini korumak, hem de zor kullanma uygulamalarını gerçekleştirmek için çeşitli taktik ve teknik bilgilere sahip olması zorunluluktur.
- Ancak; zorunlu eğitim müfredatında özel güvenlik personelinin hem kendini korumak, hem de zor kullanma uygulamalarını gerçekleştirmek için çeşitli taktik ve teknik bilgiler ile donatılmasını sağlayan bir program ne yazık ki mevcut değildir. Bu durumda zor kullanma yetkisinin kullanımı ve personelin kişisel güvenliğinin sağlanmasının sorumluluğu, tamamen personelin inisiyatif ine ve becerisine bırakılmış olmaktadır.
- Dolayısıyla, özel güvenlik personelinin olası saldırılarda hem kendilerini, hem masum insanları koruyabilmesi, fiziki güç veya silah kullanmalarını gerektiren durumlarda ise yasaların verdiği yetki çerçevesinde, orantılılık ilkesini gözetmeleri gerekmektedir. Ayrıca ÖGG’ler temel insan hakları ve insan onuruna saygılı şekilde profesyonelce ve tereddütsüz olarak görevinin gereklerini yerine getirebilmesini sağlayacak; taktik, teknik ve bilgi kazandırmayı amaçlayan eğitim programlarının müfredata eklenmesi gerekmektedir.
- Bu programa “Güvenlik Savunma Taktikleri ve Orantılı Güç Kullanma Uygulamaları” adı verilebilir. Programda içeriğinde; kendini koruma ve zor kullanma uygulamalarında genel prensipler, saldırılara zihinsel hazırlık, teçhizat seçimi, kullanımı ve muhafazası, şüpheli ile görüşme prosedürü, taktik iletişim, yakalama, kelepçeleme, arama ve transfer yöntemleri, direnen şüphelilere müdahale yöntemleri gibi başlıklar olmalıdır. Programa katılan güvenlik personeli çeşitli simülasyonlar ve birbirinden farklı kötü durum senaryoları ile test edilmeli, yoğun baskı ve adrenalin deşarjı altında gerçeğe yakın deneyimler yaşatılmalıdır. Gerekli durumlarda simülasyonlar kayıt edilmeli ve örnek olaydaki müdahale seçenekleri üzerine tartışılmalıdır. Ayrıca programda kullanılan taktik ve teknikler, güce dayanmayan, her cinsiyet, boy ve kiloda personelin rahatça uygulayabileceği, gerçek hayat koşullarında en fazla etkinlikte kullanılabilecek şekilde geliştirilmelidir.
- Güvenlik hizmeti bir kamu hizmetidir ve hizmetin sağlanması devletlerin temel amaç ve görevlerindendir. Bu durumda bir takım güvenlik hizmetlerinin özel güvenlik görevlileri aracılığıyla yerine getirilmesi devletin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacaktır. Özel güvenlik görevlilerinin gereğinden fazla güç kullanarak; kişilere zarar vermesi durumunda devlette ortaya çıkan sonuçtan sorumlu tutulacaktır. Ayrıca 5188 Sayılı Kanun, özellikle zor kullanma ve zor kullanma yetkisinin son aşaması olan silah kullanmanın, hangi koşullarda ve ne şekilde kullanılacağının açıkça belirtilmemesi nedeniyle yetersizdir. Uygulamada oluşacak hataların ve tereddütlerin giderilmesi için kanun koyucunun bu eksikliği gidermesi gerekmektedir.
“Kendini koruyamayan bir güvenlik görevlisinin, çalıştığı kurumu korumasını beklemek anlamsızdır. Bu nedenle özel güvenlik personelinin hem kendini korumak, hem de zor kullanma uygulamalarını gerçekleştirmek için çeşitli taktik ve teknik bilgilere sahip olması zorunluluktur.”