“ISS tüm dünyada işini tutkuyla yapan yöneticilere sahip”
“ISS’i dünyada en önemli sektör oyuncusu yapan faktör, hizmet verilen ülkelerin kültürlerini ve iş yapış biçimlerini sahiplenmek ve başanlı olan uygulamaları hızla tüm dünyaya yaymak olduğunu düşünüyorum.” diyen ISS PROSER Mükemmellik Merkezi Güvenlik Direktörü Gürel TOPATAN ile güvenlik sektörünün çözüm alanlarını konuştuk.
ISS Proser markasından ve markanızın yerini Türkiye’de sağlamlaştıran yapı taşları nelerdir?
ISS’i dünyada en önemli sektör oyuncusu yapan faktör, hizmet verilen ülkelerin kültürlerini ve iş yapış biçimlerini sahiplenmek ve başarılı olan uygulamaları hızla tüm dünyaya yaymak olduğunu düşünüyorum. ISS tüm dünyada işini tutkuyla yapan yöneticilere sahip. ISS Türkiye olarak bizler 1992 yılından bu yana hizmetlerimizi sunarken üzerinde durduğumuz en önemli konular; kanunlara eksiksiz uyum, kurumsal yapıya uygun faaliyetler, güven ortamı, her pozisyondaki kişinin rahatlıkla kendini ifade edebilmesi, doğu kişileri işe alma, çalışanları güçlendirme, gelişen teknolojiden faydalanma, beklentinin üzerine çıkabilmek için sürekli gelişim ve sürdürülebilir büyümedir. Bizim gibi sektörde fark yaratan firmaların diğerlerinden ayrıştığı en önemli husus bana göre insan kaynaklarının doğru yönetilmesidir.
Güvenlik sektörünün son yıllardaki motivasyonunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Güvenlik sektörü 5188 sayılı yasa ile beraber ciddi bir ivme kazanarak bugün yaklaşık 1500 güvenlik şirketi, 300 civarında özel güvenlik görevlisi sayısı ile birçok ülkenin silahlı kuvvetler personel sayısından fazla bir kadroya ulaşmıştır. Türkiye’de sektörün 20 milyar TL civarında bir hacminin olduğu tahmin ediliyor. Pandemi dönemi öncesinde yaşanmaya başlayan ekonomik durgunluk pandemi ile beraber yaşam içinde daha belirgin hissedilir oldu. Tüm sektörleri etkilendi ancak özellikle alışveriş merkezlerinin düşük kapasite ile açık tutulması, eğitim kurumlarının uzun süre kapalı olması nedeniyle de önemli sayıda personel ücretsiz izne çıkarıldı veya kısa çalışma ödeneği sisteminden faydalandı. Pandemi ile beraber güvenlik görevlileri tesislere gelen kişilerin ateşlerini ölçmeye HES kodlarını da incelemeye başladı. Bu kapsamda insanların daha güvenli ve sağlıklı mekânlara girmesinde önemli rol oynamaya devam ediyoruz.
Sektörün en önemli unsuru güvenlik görevlileridir. Bana göre iki husus çok büyük önem arz ediyor. Bunlardan biri çalışanların özlük hakları bir diğer ise güvenlik görevlilerinin bu sektörden emekli olabilmeleridir. Özlük hakları konusunda gerek şirketler gerekse derneğimiz GUSOD yoğun çaba gösteriyor. Hizmet alan müşteri ve şirketler yeni personel alımlarında mutlaka genç aday tercih ediyorlar. 45-50 yaşına gelmiş bir personeli neredeyse hiçbir yer tercih etmiyor, etmeyecek. Emeklilik yaşı 65’lere kadar çıktığına göre güvenlik görevlileri sektörümüzde nasıl emekli olacaklar? Tüm paydaşların bunu düşünmesi gerekir.
Covid 19 gibi olağanüstü durumlar için nasıl bir aksiyon planladınız?
Ülkemizde ve Dünya’da sürekli olarak beklenmeyen durumlar yaşanmaktadır. Deprem, yangın gibi doğal afetlerin yanında terörizm de bu beklenmeyen durumların arasında yer alıyor. Bu tür tecrübelendiğimiz ancak ne zaman olacağını kestiremediğiniz durumlarda özellikle global bilgi ve birikimimiz sayesinde sürekli olarak personellerimizi eğitiyor, onların bu durumlara hazırlıklı olabilmesi için sürekli olarak denetimler ve tatbikatlar yapıyoruz.
“Olağanüstü durumlar bize ve sahadaki arkadaşlarımıza farklı sorumluluklar yüklemektedir.”
Covid-19 gibi tecrübe dışı olağanüstü durumlarda ise sürecin ne zaman olabileceğinin yanında ne ile karışılacağımızı da kestiremiyoruz. Alacağımız aksiyonları planlarken yaşamış olduğumuz başka durumları da göz önüne alarak hazırlıyoruz. Bunların başında süreç ile ilgili belirli bir komite kurup bu komite dâhilinde insanlara belirli görevler yüklüyoruz. Alacağımız bütün aksiyonları bu komitedeki insanların ortak kararı doğrultusunda ilerletiyor, hızlı bir şekilde sistemimize dâhil ediyoruz. Komite içindeki bazı kişiler ülkede ve Dünya’da yaşanılan süreç ile ilgili gelişmeleri takip ediyor. Bu takibin neticesinde alınan kararlar anlık olarak yöneticilerimiz tarafından sahadaki arkadaşlarımıza tebliğ ediliyor. Komitedeki bazı kişiler süreç hakkında eğitim dokümanları hazırlamaktadır. Personellerimize verdiğimiz eğitimlerden sonra onları teste tabi tutuyor akabinde komitemizin hazırlamış olduğu denetimlere tabi tutuyoruz. Komitedeki bazı kişiler ise sürecin teknolojik yenilikleri hakkında çalışmalar yapıyor. Olağanüstü durumlar bize ve sahadaki arkadaşlarımıza farklı sorumluluklar yüklemektedir. Bu sorumlulukları en doğru ve eksiksiz şekilde yapabilmeleri için onları teknoloji ile desteklememiz gerektiği bilincindeyiz.
Bu sebeple hem eğitimler hem de denetimler sırasında sahadaki arkadaşlarımızın sahada yaşadıkları veya yaşayabilecekleri sorunları tespit edip bu sorunları çözebilmek adına teknolojiden yardım almaktayız. Ayrıca global bir şirket olmamız sebebi ile yurtdışındaki ekip arkadaşlarımız ile sürekli olarak toplantılar yaparak birbirimizin sorunlarına da çözümler bulmaktayız.
Bu sebeple hem eğitimler hem de denetimler sırasında sahadaki arkadaşlarımızın sahada yaşadıkları veya yaşayabilecekleri sorunları tespit edip bu sorunları çözebilmek adına teknolojiden yardım almaktayız. Ayrıca global bir şirket olmamız sebebi ile yurtdışındaki ekip arkadaşlarımız ile sürekli olarak toplantılar yaparak birbirimizin sorunlarına da çözümler bulmaktayız.
Sektördeki yeni trenler neler ve gelecekte bizi neler bekliyor, öngörülerinizi aktarır mısınız?
Endüstri 4.0 üretim sektörünü nasıl etkilediyse hizmet sektörünün bir kolu olan güvenliği de etkilemiş durumdadır. 4. Sanayi devrimi bizi birçok işi insan gücü gerektirmeden yapabileceğimizi öğretti. Bunun başında şu an dünyada tabiiki üretim sektörü geliyor. Ancak hizmet sektörünün liderleri üretimdeki bu süreçleri kendi sektörüne de uygulayabilmek için birçok çalışmalar yapmaktadır. Nasıl ki bir fabrika insansız üretim yapabiliyorsa insansız olarak kendi güvenliğini sağlamalı, kendini temizlemelidir algısı hizmet sektöründe önemli bir yere sahiptir. Güvenlik sektörünü ele alacak olursak tüm dünya tamamen teknolojiye yönelmiş durumda. Güvenlik personellerinin sürekli olarak eğitimi, denetimi ve istihdamından kaynaklı bir takım sürekli giderleri mali olarak firmaları zorlamaktadır. Bu sebeple firmalar belirli yatırımlar ile personel sayısında azalmaya giderek maliyetlerini geleceğe dönük olarak düşürmektedir. Bu yatırımların başında ise kamera ve alarm sistemleri geliştirilmektedir. Güvenlik işinde süreç tespit ile başlar, verilen karar neticesinde güvenlik personeli aksiyon aşamasına geçer. Özellikle yaşanabilecek problemlerin tespiti kamera ve alarm sistemleri ile yapılabilmektedir. Yapay zekâ destekli kameralar sayesinde artık güvenlik personelleri sürekli olarak izlemek zorunda kalmamaktadır. Herhangi bir problem anında yapay zekâ ilgilisini uyararak tespit sürecini güvenlik personelinin elinden alıp bir sonraki aşamaya geçişine izin vermektedir. Şu an aksiyon tarafında teknolojinin bize direk olarak bir desteği bulunmamaktadır. Ancak gelecekte teknolojinin gelişimi ile birlikte bu süreci de güvenlik personelinin elinden alacağını düşünüyorum. Bununla birlikte düşünülen insansız güvenlik hizmetini de tesislerde aktif olarak görebileceğiz.
Geçiş kontrol sistemleriyle AVM’lerde nasıl çözümler sunuyorsunuz?
Alışveriş merkezleri kamuya açık alanlar olması sebebi ile giriş çıkış yapan insanların kim olduğundan çok nasıl girdiği önem arz etmektedir. Bu bağlamda kişilerin belirli yasaklı maddeler ile girişine AVM’lerde izin verilmemesi sebebi ile kişi ve bagaj aramaları güvenlik sürecinin ilk sırasındadır. Kişi aramalarının yanı sıra AVM’lerde ziyaretçilerin giremeyeceği belirli alanlar bulunmaktadır. Bu alanların yetkisiz kişiler tarafından kullanılmaması için geçiş kontrol sistemlerinden yararlanmaktayız. Özellikle yönetim ofislerine kartlı geçiş, yüz tanıma veya parmak izi tanıma cihazları konumlandırıp AVM içinde müşteri olarak bulunan kişilerin bu alana girmesini engellemekteyiz. Ayrıca sadece depo görevlileri tarafından kullanılabilecek olan yük asansörlerinde kullanmakta olduğumuz geçiş kontrol sistemleri sayesinde AVM müşterilerinin bu asansörleri kullanmasını kısıtlayabilmekteyiz.
AVM’lerde bazı katlara erişimler kısıtlanmaktadır. Örneğin AVM üst katlarında ofis olarak kullanılan alanlar olabilir. Bu alanlara sadece o ofiste çalışan insanların geçişine izin verilmesi gerekmektedir. Bu sebeple ilgili asansörlere katlara veya kişilere yetkilendirme yaparak yabancı kişilerin girişinin önüne geçebilmekteyiz.
AVM otoparklarına giren araçların içeride kaldıkları süre, ödemesi gereken ücret gibi bilgiler geçiş kontrol sistemleri tarafından düzenlenmektedir. Araçların plakaları veya alacakları biletler sayesinde giriş ve çıkışta düzenin oluşmasını, araç ile ilgili gerekli bilgilerin güvenlik birimince ulaşmasını sağlar.
Son olarak gündemde olan bir diğer kontrol sistemi de ziyaretçilerin ateş ve HES kodlarının kontrolleridir.
Elektronik güvenlik çözümlerini fiziki güvenlik ile nasıl entegre ediyorsunuz?
Güvenlikte fiziki engeller problemi engellemeye veya yavaşlatmaya yarayan argümanlardır. Elektronik güvenlik çözümleri ise daha çok problemin tespitinde veya süreç hakkında bilgi alma amacı ile kullanılır. Bu bağlamda iki güvenlik yapısını birbirinden bağımsız düşünmemek gerekir. Hırsız ve şüpheli şahısların tesise girişlerinin engellenmesi ve yavaşlatılması tel çit, jiletli teller ile sağlanırken kamera, alarm sistemleri, elektromanyetik kablolar vasıtası ile de bu tür girişimler tespit edilir. İlgili tespit ve aksiyon için güvenlik personeline belirli bir süre gerekmektedir. Bu süreyi sağlayan yapı fiziki engellerdir.
Araçların bir tesise girerken kollu bariyer, mantar bariyer veya roadblocker’lar vasıtasıyla beklemesi sağlanır. Bu sırada araç, plaka tanıma veya hızlı geçiş sistemleri tarafından onaylanmış ise ilgili fiziki engeller araçların geçişine izin verir. Bu süreçte aksi bir durum söz konusu ise ilgili fiziki engeller açılmaz, ilgili aracın geçişine izin verilmez. Bu geçiş sürecimizde de fiziki engeller aracı engellemek veya yavaşlatmak için, elektronik sistemler ise tespit ve süreç hakkında bilgi almak için kullanılmaktadır.
2020 ekonomik olarak zorlu bir yıldı, 2021 yılı hedefleriniz nelerdir?
ISS Proser olarak son yıllarda %25-30 arası bir organik büyüme gerçekleştirirken 2020 yılında bu oranları yakalamak mümkün olamadı. Özellikle başta Ankara olmak üzere Anadolu bölgelerinde hizmet verdiğimiz AVM Güvenlik hizmetlerimizi, İstanbul ve diğer büyük şehirlerde yaygın hale getirmek öncelikli hedeflerimiz arasında. Drone ile elektronik devriye güvenlik hizmetini sağlayan ilk güvenlik şirketiyiz. Birçok yeni inovatif teknolojik projelerimiz var bunların hayata geçirilmesi üzerine çalışıyoruz. Sistemlerin birbirleri ile iletişim halinde olmasını hedefliyoruz. Artık online eğitimler çok önem kazandı yeni işe giren personelin tüm süreçleri online alabileceği oryantasyon simülatörleri geliştiriyoruz. 2021 yılının pandeminin etkilerinin azaldığı bir yıl olmasını diliyorum.