Çevre güvenliğinde fiziki güvenliğin önemi
Maslov’un ihtiyaçlar hiyerarşisine bakıldığında insanın fiziksel ihtiyaçları ve güvenlik ihtiyacı birbirini takip eder. Hatta bazı dönemlerde (savaşlar, çatışmalar, kargaşa ve terör dönemleri, salgın hastalık dönemleri, büyük göçler gibi) güvenlik ihtiyacı en önemli ihtiyaç olarak insanoğlunun karşısına çıkmıştır. Toplu olarak yaşamaya başlanıldığında yerleşim yerinin etrafına çitler yapılması, kazıklar çakılması, hendekler kazılıp su ile doldurulması, tuzak çukurlar açılması,yüksek duvarlı kaleler inşa edilmesi, gözetleme kuleleri yapılması insanın kendini dış tehlikelerden korumak için yapmış olduğu fiziki güvenlik tedbirleridir.
Literatür incelendiğinde fiziki güvenlik ile ilgili üzerinde uzlaşılmış ve genel kabul görmüş bir tanım olmamakla birlikte İçişleri Bakanlığ’ınca yapılmış bir fiziki güvenlik tanımı mevcuttur. Buna göre “fiziki güvenlik; işletmeye, tesise, kurum ve kuruluşa girmeye yetkisi olmayan kişilerin evrak, bilgi belge, malzeme, bina ve tesislere ulaşmasını önlemek ve dışarıya çıkarılmasına engel olmak, bunların casusluk, sabotaj, hırsızlık, hasar ve zarar verme gibi eylem ve işlemlere karşı korunmasını sağlamak amacıyla alınacak fiziki önlemler “ olarak tanımlanmıştır.
Tesislerin güvenlik ihtiyaçları, temel olarak bakıldığında, doğru yapılacak risk analizi sonuçlarına göre belirlenmektedir. Fiziki güvenlik tedbirleri güvenliği sağlanacak olan yerin özelliği, stratejik önemi, konumu, çevresindeki sosyo-kültürel iklim gibi faktörler dikkate alınarak azaltılabilir veya çoğaltılabilir. Buna göre belirlenen riskleri ortadan kaldırmak için güvenlik çemberleri oluşturulmalıdır. Oluşturulan her bir güvenlik çemberi içerisinde dört ana unsur bulunmaktadır: Elektronik sistemler, fiziki/mekanik önlemler, bu sistemleri işleten personel, sistemin nasıl işleyeceğini ve sürekliliğini sağlayan prosedürler. Bu dört ana unsurun doğru konumlanması ve birbirini desteklemesi esas alınmalıdır. Fiziki/ mekanik güvenlik sistemlerinin kurulum amacı, özel güvenlik yapılarının kuruluş amacında da olduğu gibi, öncelikle caydırıcılığı sağlamaktır. Böylelikle eylemin en erken, en hızlı şekilde tespit edilerek müdahale edilebilmesi ve müdahale ekiplerinin olay yerine gelene kadar mevcut güvenlik yapısına zaman kazandırılması sağlanmaktadır. Fiziki/mekanik güvenlik sistemlerinde temel olarak bilinmesi gereken en önemli olgu: “Hiçbir fiziki engel %100 oranında başarı sağlayamaz.” Yani her engeli aşmanın bir yolu vardır. Fiziki engel yapıları kurgulanırken bu kapsamda maliyet ve fayda dengesinin oluşturulması gerekmektedir. Asıl olan 10 birimlik bir riskin azaltılması için 20 birim harcanmamasıdır. Bu hatanın yapılmasını engelleyecek en temel çalışma olan risk analizinin düzgün ve gerçekçi yapılması şartı her sistemde olduğu gibi burada da karşımıza çıkmaktadır. Tüm fiziki engel yapıları, tesisin risk analiz sonucunda belirtilen yüksek – orta seviye – düşük seviye ve kabul edilebilir seviyedeki riskleri azaltmak için oluşturulmaktadır. Burada belirtilen fiziki önlemlerin hangilerinin, ne şekilde kullanılması gerektiği tesisin risk yapısı, önlem planlaması ve bütçeye göre şekillendirilmelidir. Sınırlı kaynakları en etkin şekilde kullanabilmek için, planlamaların en düşük maliyetle en yüksek faydayı hedeflemesi gerekmektedir… Bu nedenle yatırım bütçelerini çok doğru planlayarak, işletme giderlerinden tasarruf sağlanmalıdır. Örneğin; tesis mimarisinde yapılacak düzenlemelerle, giriş ve çıkış noktalarının azaltılması, hatta giriş çıkış için tek bir noktanın kullanılması işletme giderlerini azaltacağı gibi, tek noktadan kontrol sağlanacağından güvenlik uygulamalarında hata payını da en aza indirecektir. Fiziki güvenlik önlemleri mutlaka birbirini destekleyen, tamamlayan ve üst üste bindirilmiş şekilde planlanmalı ve boşluk bırakılmamalıdır. Bu önlemlerin planlanmasından ve uygulamaya konulmasından sorumlu olanların en üst yönetici ve güvenlik sorumlusu olduğu unutulmamalıdır.
Bazı fiziki güvenlik tedbirlerine kısaca bakacak olursak;
Bahçe duvarları
Bahçe duvarları tesislerin en dış alanında yer alan ilk engel özelliğini taşımaktadır. Bu durumda oluşturacağımız güvenlik çemberinin ilk ve en önemli parçasıdır. Bahçe duvarlarında dikkat edilmesi gereken iki önemli faktör bulunur. Sağlamlık ve yükseklik. Betonarme bahçe duvarları en sağlam ve sağlıklı yapılanmayı oluşturacaktır. Ancak maliyeti yüksek olacağından, ortalama risk seviyesine sahip bahçe duvarlarında betonarme duvar üzeri panel çit ve jiletli tel kullanıldığı ağırlıklı olarak görülmektedir. Ancak yüksek riskli tesislerde, yüksekliği artırılmış, komple betonarme istinat duvarlarını görmek mümkündür.
Tesis bahçe duvarlarının bir diğer özelliği de içerideki faaliyetleri gizlemesidir. Eylemin gerçekleşmesi için devriye saatleri, kamera açıları, güvenlik görevlisi sayısı…gibi güvenlik rutinlerinin eylemci tarafından bilinmesi gereklidir. Sistem kendi içinde bu rutinleri gizlemeli ve korumalıdır.
Tesislere kontrollü bir şekilde giriş ve çıkışların sağlanması fiziki güvenlik yapısının en fazla dikkat edilmesi gereken hususlarındadır. Prosedürlerle belirlenmiş statü ve yetkiye sahip kişilerin (ziyaretçi, personel, teknik servis, taşeron, tedarikçi vb.) kontrollü olarak giriş ve çıkış yapmalarının sağlanması gereklidir.
Yaya girişleri
Tüm yaya giriş – çıkış kapılarının ilk etapta mevcut sirkülasyonu karşılayacak şekilde dizayn edilmesi ve olası büyümelerde gelişime açık olması sağlanmalıdır. Genellikle tesisler ilk kurulduklarında dar kadro ve ziyaretçi potansiyeline sahiptir. Giriş kapıları da bu dar kadroya göre düzenlenmektedir. Ancak belirli bir süre sonra giren-çıkan insan sayısı artmakta ve kapılar sirkülasyonu karşılamaz hale gelmektedir. Bunun sonucunda ciddi yapısal değişiklikler ve yatırımlar gerekmekte ve kısmi güvenlik zaafiyetleri oluşmaktadır. Bu tür bir olumsuzluk ile karşılaşılmaması için tesis başlangıç projesinin büyüme olasılığına açık ve önceden hesaplanmış olması fayda sağlayacaktır.
Araç girişleri
Araç girişlerinin kontrol altına alınması için, oluşturulan giriş-çıkış noktalarında bir takım bariyer sistemleri kullanılmaktadır. Riskin seviyesine göre kuvveti ve etkisi değerlendirilip, doğru şekilde konuşlandırılması, birçok güvenlik riskini de ortadan kaldıracaktır. Bunlar kollu bariyer sistemleri, kurt kapanları, hidrolik mantar bariyerler, beton blok sistemleri ve araç plaka tanıma sistemleridir. Gelişen ve değişen teknoloji yeni olanaklar ve sistemleri de hizmete sunmaktadır. Bunlarda ilgili ve sorumlu kişilerce takip edilmeli ve gerekirse güvenlik sistemi içine dahil edilmelidir.
Ana bina duvarları
Tesislerin faaliyet alanlarını dış alanlardan koruyan en temel fiziki önlem yapısı binaların dış duvarlarıdır. Faaliyet alanlarına göre ele alınarak belirlenmiş risk seviyelerine göre farklı dayanıklılıkta malzemelerden inşa edilebilmektedir.
Ana bina pencere ve kapıları
Ana faaliyet binasından, dış alana açılan tüm pencereler, kapılar ve açıklık olarak adlandırılabilecek havalandırma kanalları, çatı bağlantıları vb. yerler, güvenlik anlamında korunak altına alınmalı, fiziki bir engel ile geçişler zorlaştırılmalıdır.
Fiziki güvenlik önlemlerinin dizaynı sırasında en fazla gözden kaçan noktalar alternatif giriş ve çıkış sağlayacak açıklıklardır. Bu nedenle tesisin yaşamsal fonksiyonlarını destekleyen ve rutin olarak kullanılan bu alanların sıkı bir şekilde kontrol altına alınmasıdır. Çatı bağlantı merdivenleri, yüksek katlı binalarda temizlik iskeleleri, yemekhane asansörleri gibi alternatif girişler özellikle dikkat edilmesi gereken noktalardır.